Mükemmel Başarısızlık
Herhangi bir alt yapımız olmadan, bize sunulan bilgileri kullanma cesaretimizin en üst düzeyde olduğu bir gerçektir.
Hele hele az biraz araştırma yapıyormuş gibi yapana olan hayranlığımızda inanılmaz boyutta. Özellikle TV ve medyada.
Fakat…. İşin püf noktası esaslı araştırmacı, bilgi sahibi kişilere karşı olan tepkimizde oldukça serttir ki onun çok şey bilmesi, doğruları bilmesi çoğumuza ters gelir çünkü kıt kanaat bilgi ile ne güzel geçinenlerin işine çomak sokulur…
Gelelim sadede…
Aslında konumuz “Türkiye Futbolu” olmalı ama her şeyi izah edebilecek Beşiktaş örneği karşımızda daha etkin bir şekilde durmaktadır.
Öncelikle Beşiktaş’ın geçen seneki başarıları hem kulüp açısından hem de futbolumuz açısından kendi perspektifimizde önemlidir.
Unutulmaması gereken gerçek ise Beşiktaş’ın şampiyonluk için Sivasspor ile çekişmesiydi.
Bugüne bakarsak Beşiktaş geçen seneye göre daha donanımlı ve maddi açıdan daha rahat gözükmektedir.
Ama…
İşler sanıldığı gibi iyi gitmemektedir. Donanım ve maddi gücün kullanılma şekli burada herhalde önem arz etmektedir.
Bazı soru işaretlerini belirtmekte yarar var.
Tabata Brezilya’da 2 milyon Dolarken Türkiye’de nasıl 8 milyon Avro oluyor?..
İsmail 7 milyon Avro ise neden yedek ve niye aksaklıkları giderilemiyor?..
Kaleci sorunu iki senedir var niye hala devam etmekte?..
Nihat, Bobo, Nobre, Holosko varken niye hala gol sıkıntısı ve santrafor sıkıntısı çekilmektedir?..
Cisse niye gönderildi?..
Fink niye alındı ve yedek?..
Ve Nihat…
Aslında sorunların can alıcı noktalarından; Nihat Beşiktaş’tan zorla satıldı 5 milyon Avroya, kulüp para kazandı ki o zaman için çok iyi para. Zorla geri alındı Beşiktaş’a yararlı olsun diye. Nihat Avrupa’da rüştünü ispatlamış, kaliteli bir futbolcudur ama ona gösterilenleri kesinlikle hak etmiyor.
Tello ve Serdar Özkan Nihat’ın önünde hiçbir zaman kaptan olarak çıkamazlar, bu hem etik değil hem de Beşiktaşlılık değildir.
Nihat’ın sahada veya kulübede olması Beşiktaş için ayrıcalıktır. Sayın Denizli’nin ve başkanın bunu ayırt etmeleri gerekmektedir.
Takım için ise; hala Beşiktaş futbol takımının oyun şablonu belli değil.
Bence tartışılması gereken en önemli nokta burası.
Dünyada her maça ayrı kadro ve o maçın oyuncusu üzerinden oyun kurgusu diye bir kavram yoktur ve olamaz da…
Futbolun prensiplerine saygı esastır. Aksi taktirde diyet ödemek kaçınılmaz olur. Özellikle yabancı maçlarda…
Futbolda ayrıcalık ile benciliği birbirine karıştırmamak gerekir, ayrıcalıklı olmak futbolun temel prensiplerine sadakat ile farklılık yaratmaktır.