Hatırlanacağı üzere;
A Grubu’ndaki son maçında futbolcularımızın mucizevi bir oyunla Çek Cumhuriyeti’ni 3-2 yenmesinin ardından zaferin mimarı olarak( ! ) basının karşısına çıkan Fatih Terim artık klasik haline dönen basına karşı sert ve küçük gören bir basın toplantısı düzenlemişti !
Bu basın toplantısında Terim, basın mensuplarına İstanbul’a döndüğümüzde hesaplaşacağız dediği isimleri açık bir şekilde ifade edeceğini dile getirirken yalan haber yapanlarada ağır ithamlarda bulunmuştu!
Ayrıca toplantı esnasında sık sık “onun için biz buradayız ! siz onun için orada oturuyorsunuz” diyerek medya mensublarını ve bulundukları görevleri küçültücü sözlerini sık sık tekrarlayıp.
Utanmıyormusunuz diye karşısındaki kocaman adamlara bağırmıştı !
Bu basın toplantısı esnasında kendilerine bu şekilde hakaret edilen basın mensuplarının kayıtsız kalışları ve üzerine almamaları spor kamu oyunu tarafından hayretle karşılanmış, özellikle de hiç bir şey yokmuş gibi soru soran medya mensuplarına tepkiler oluşmuştu!
Bu mesleki paylama ve küçültücü azarlama sonrası Gözler mesleklerine karşı bu saldırıya maaruz kalan Medya Patronları, Spor Müdürleri ve Medya Mensuplarına çevrilmişti.
İşte o açıklamalardan bazıları !
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, İsviçre’de düzenlediği basın toplantısında çok önemli açıklamalarda bulundu. İşte Terim’in açıklamaları:
– 70. dakikadan sonra bütün yazdıklarınızı çöpe atmanız kolay değil. Bu rahatsızlığı verdiğimizden dolayı özür diliyoruz.
– Benim odamda “imkansız yoktur. mucizeler zaman alır yazısı” var. Biz pes etmeyen bir takımız. Burada mucizeler biraz zaman alıyor, kusura bakmayın.
– Gecenin en karanlık olduğu an, sabaha en yakın andır.
– Eleştirilerde saldıranlar ve fırsattan istifade hakaret etmeye çalışanlar da var. Onlarla İstanbul’da hesaplaşacağımızı söylemiştik.
– Kaybetseydik muhtemel dar ağaçları kurulabilirdi. Oyuncularım ve ben orada asılabilirdik. Demekki biz dağ ağaçlarını da yıkıp geçtik.
– Ben sizin tarafınıza (basına) hiç geçmedim. 2004’te TRT’deki arkadaşlarımın hatırı için 2 tane maçı ücretsiz yorumladım.
– Ben sizin tarafınızda olsaydım, takımın başında Terim olduğu için her an herşey değişebilir derdim. Ama siz der miydiniz bilmiyorum.
– Hasan Bey efendi bir adam. Yaklaşımı çok güzel ( ! )
– Aslında Size Mevlana’dan güzel bir 4’lük ayırmıştım ama arkadaşlarım beni durdurdular.
– Siz gidip annelere mikrofon tutuyorsunuz. Fatih Terim’in aleyhine konuşturmak için annelere mikrofon tutuyorsunuz.
– Futbolcunun annesi ne anlar futboldan.
– Utanmıyorsunuz. Örfünüz ananeniz yok mu sizin?
– Maçtan bir gün evvel para konusunu yazıyorsunuz. Yalan yazıyorsunuz, yalanı dönüp bana soru olarak soruyorsunuz.
– Burada rahatsınız, bu rahatlığı tepmeyin bence…
– Biz liyakatı halktan aldık. Onlar ne gibi tepki göstereceğini iyi bilirler.
Şimdi konuya hassasiyetle yaklaşan ve ayrıca mesleki saygınlığı da korumak isteyen medyanın sorumluluk ve saygın gazetecileri kalemlerine sarıldılar . . .
Ve medyanın saygın yazarları ayağa kalkıyor!
İşte bu gelişmeler sonrası Ahmet Hakan’ın Fatih Terim den nefret etmemin 8 nedeni başlıklı yazısı.
Fatih Terim’den nefretimin 8 nedeni;
BİR: “Küçük dağları sen mi yarattın birader” diye bakıldığında suratına “Hayır… Hayır… Sadece küçük dağları değil büyük dağları da ben yarattım” ifadesini takınarak iticilik şampiyonu olduğu için…
İKİ: Soğukkanlı bir değerlendirmeyle en fazla “Çok ballı bir adam” yorumunu hak ettiği halde “Ben Fatih Terim… Futbolun kitabını tersten yazmış adam” triplerine girdiği için…
ÜÇ: Zaferden sonraki afra tafrasının çekilmezliği nedeniyle, milli maçlarımızda beni ve benim gibileri hep “İçimizdeki İrlandalı” olmak gibi kahredici bir pozisyona sürüklediği için…
DÖRT: Başarı, zafer, galibiyet… Bunların eleştirilere en güzel yanıt olabileceğini düşünemeyip “laf geçirme” hevesine yenik düştüğü için… Yani başarıyı hazmetme kapasitesi acayip sığ olduğu için…
BEŞ: Elde ettiği zaferlerde “mahalle baskısı” nedeniyle oyuna soktuğu futbolcunun büyük payına rağmen, bu durumu zerre kadar aklına getirmeyip “Fatih Terim mucizenin öteki adıdır” havası bastığı için…
ALTI: Sırf şişkin egosunu daha da şişirmek ve “Fatih Terim karizması”nı belirgin kılmak amacıyla herkesin dediğinin tersini yapmaya kalkarken, zoru ve fiyaskoyu görünce anında tornistan ettiği için…
YEDİ: Kendisinden “Fatih Terim” diye söz ettiği için…
SEKİZ: Dışarıda, içeride bilen bilmeyen herkesin basbayağı bir “mistik olay” olarak yorumladıkları tuhaf bir galibiyetin ardından “Kabaramazsın kel Fatma” oyunu oynadığı için…
Peki diğer yazarlar ne dedi?
Atilla Gökçe
Ne kadar yazık, ne kadar acı… Devamı »
Fatih Altaylı
Aimee Jacquet’yi tanır mısınız?… Devamı »
Haluk Şahin
Uzatmalarda kazandığımız İsviçre… Devamı »
İsmet Tongo
Bir gazetecinin annelere telefon… Devamı »
Erkut Tekin
Her şeye rağmen, Çeyrek Final’e… Devamı »
Nuran Yıldız
Aslında başlığım “Biri Fatih Terim’i… Devamı »
Ahmet Hakan
Fatih Terim’den nefretimin 8 nedeni… Devamı »
Ve Fatih Altaylı Terim’e Cevap Veriyor !
