NationalTurk’ün haberine göre, Hürriyet Gazetesi yazarı Bilgin Gökberk, ‘Spor medyasının papazları’ diye nitelediği yorumcuları bugünkü ‘Futbol’un papazları Simge’ye karşı’ başlıklı yazısında yine yerden yere vurdu.
Bilgin Gökberk’in yazısı;
KONU ne Simge, ne Ümit….
Ne de kadınların futboldan çakozlaması-çakozlamaması…
Atlamayın hemen.
* * *
Konu şu;
Yıllardır kendilerini 1 milim geliştir(e)meyen medyanın futbol papazları artık uzatmaları oynuyor ve panik içinde.
Türkçesi de şu;
Papaz tayfası tutucu, çağdışı, statükocu ve domestik.
Yıllardır 1 milim ileri gitmedi.
Her şey değişti…
Sahalar, stadlar, toplar, formalar, şortlar, sistemler, sponsorlar…
Şu, bu…
Bi onlar değiş(e)medi.
Bu bir.
Medyada miyadı dolan 10’larca 56 şevrole-65 impala papaz var.
Artık rektifiye de kurtarmıyor.
Moraller de bozuk.
Bu iki.
Tepki Simge’ye değil, kadına da değil, yorumculuğuna da değil.
Tepki yeni, farklı, sıradan olmayan bütün modellere…
Zurna’nın zart dediği yer burası.
Bu üç.
* * *
İstisnalar hariç futbol medyası tek tip.
Tek tip yazar.
Tek tip konuşur.
Tek tip yer, içer.
Tek tip giyer.
* * *
Ceket, kravat, mendil…
Sponsorun biri TV’ye gönderir, giyerler.
* * *
Bana, siyah tişört’üme tepki de bundan.
O sürü’den ‘bi bacak arası’ ile hooop sıyrıldığım için.
* * *
Medyada sporu yönetenler 1-2’si hariç hem yetersiz hem muhteris ve bir de ‘kendi çağı’na uygun yorumcuyla çalışmak ister.
* * *
O gelsin..
Bu gitsin…
Tamam da…
Sen kimsin?
* * *
Git.
Dünyayı dolaş, yaşa, dünya insanı ol.
Gel.
Sonra o yöneticinin minnacık dünyası’na gir.
O dünyaya uygun konuş.
Yaşa…
Yok ya!
* * *
Bizim Hürriyetspor bu konuyu iyi işlemiş, okuyun.
Papaz kısmısı hemen zart diye belli oluyor.
Bizimkiler herkese sormuş sadece bana sormamış.
Normal.
Bizim papazlara göre ‘futboldan çakozlamaz grubu’ndanım, spor servisindeki arkadaşlar da etkilenmiş bu sakallı’lardan belli.
Bu da normal.
Futboldan çakozlamayan, çakozlayan’dan da, çakozlamayan’dan da çakozlamaz diye düşünmüşler.
Bu da çok normal.
* * *
Sürü sevmem.
Herkes bir şeyden anlarsa, ben anlamam, herkes anlamazsa ben anlarım.
Ayrıca süper bir durum bu.
Rakibim yok.
Tek’im.
* * *
30 yıl boyunca her ülke, her şehir, her iş beni kabul etti.
Bi’ bizim 56-65 kafası etmedi.
Kovulmadığım TV kalmadı.
Sebep…
4 dil…
40 ülke…
Cv’m.
* * *
20 yıldır hala beni kabul etmekte zorlanan ve seve seve kabul eden bu kafa Simge’yi, Simge’leri kabul eder mi?
N’ayır.
* * *
Son bir şey…
Sadece futboldan anlayan futboldan da anlamaz.
İyi laftır.
Bi yerlerine sokuşturuversin bizim papazlar, bir gün lazım olur.
Nokta.
BİLGİN’DEN
HER yazı sonrası teşekkür mail’leri, sms’leri, telefonları geliyor.
Gerek yok.
İlla edecekseniz yazan’a değil yazdıran’a teşekkür edin.
Hürriyet’e.
* * *
Ülkede malzeme şahane, sadece olan biten’i alt alta yazıyorum.
Köşem’e benim katkım 0.
Sıfır.
* * *
Yazar filan da değilim, yazan’ım.
Yarın yazdırmazlar, ’yazmayan’ olurum.
* * *
Ve yazdıklarımı yazacak binlerce onbinlerce insan cıkar bu ülkeden.
Yazdıracak, yayınlayacak kaç gazete çıkar?
Soru işareti..
* * *
Spor medyası 3 Temmuz’dan sonra kuvöz’e girdi, steril yayın yapıyor.
Onu yazma, bunu yazma.
Onu konuşma, bunu konuşma.
Medyanın temiz yüzlü, ahlaklı cici, şeker iyi aile çocukları yaz(a)mıyor.
Bizim gibi çirkin, şerefsiz, ahlaksız bilmemne çocukları da yazıyor.
Hürriyet de yayınlıyor.
* * *
Teşekkürler bana değil Hürriyet’e lütfen.
BASKETBOL’UN TEL MAŞA CAMİASI’NA
TBÇ seçimleri yapıldı.
Turgay’ın Babasının Çiftliği’nin yeni başkanı yine Turgay oldu.
* * *
1- Ülke olarak seçin’li seçim modelini sevdik, benimsedik.
Ankara da sevdi, benimsedi.
Futbol’dan sonra basket’te de seçim değil ‘seçin’ yapıldı.
Ankara ‘Turgay’ı seçin’ dedi.
Genel Kurul da seçti.
Bu bir.
2- Basketbol camiası tel maşa’ymış, iyice emin oldum buna, yine bir aday çıkartamadı.
Ali Doğan saygın biri mi?
Evet.
Koca basketbol’un çıkartacağı aday Ali Bey mi?
N’ayır.
3- Turgay ölmüş, morg’da yaşıyor yıllardır.
Bir kere Aziz Bey çıkardı morg’dan, başkan yaptı.
Şimdi de Ankara ölüyü diriltti.
4- Turgay’ın ölüsü bile yetiyor başkan olmaya.
5- Her camia layık olduğu şekilde, layık olduğu adamla yönetilir ve Turgay’a layıkler.
6- Ona değil, kendilerine kızsınlar.
BASKETBOL’UN AVANTA’CI LAVANTA’CI MEDYASI’NA
BİR yazar-yorumcu birine biraz yanaşabilir.
Ülkede yeni trend bu, normal karşılanabilir.
Ekmek parası filan…
* * *
Bünyesi kaldırırsa, çok da yanaşabilir…
* * *
Bir yazar-yorumcu bünyesi kaldırdığı kadar iktidarın, güç’ün yanaşması da olabilir.
GS-FB-BJK Başkanı’nın yanaşması da olabilir.
Bir kulüp’ün, bir parti’nin, bir cemaat’in yanaşması da…
* * *
Var zaten böyleleri…
Tonla..
Son yıllarda en çok üretilen ve satan model bu.
* * *
Ama bir yanaşma’nın yanaşması olunmaz.
Bunu kaldırmaz bünye .
* * *
Bravo Turgay’ın pembe medyasına.
Başbakanın ‘başımın gözümün sadakası’ diye verdiği o sadaka-prim’den avanta’sını alanlara ve her sorduğumuzda pişkinlikle gık bile demeyen pembe çocuklara bravo.
* * *
Ne uğruna bu kadar yanaşıyorsunuz.
Gazetede bir köşe mi?
TV’de bir koltuk mu?
Değer mi?
* * *
Turgay maç’larını TV’lere satarken paketin içinde sizleri de satıyor.
Bu bile rahatsız etmiyor mu sizi?
* * *
Yuh.
TBÇ’NİN BAŞKANI’NA
BAK arkadaş…
* * *
Tuncay Özilhan’ın elinde doğdun, büyüdün.
Sırtında yaşadın yıllarca.
* * *
İşin bitti.
İndin.
12 Dev Adam’ın sırtına bindin.
Orda da yıllarca yaşadın.
Kankan Bogdan, Dev’leri tek tek yok edince…
Mecburen indin.
Aziz Bey’inkine bindin.
Onun ve FB’nin sırtında yaşadın.
* * *
İstanbul iyi tanıdı seni ve seçim öncesi attı sırtından.
Kurtuldu.
* * *
Şimdi Ankara’nın sırtındasın.
İkitidar’ınkinde…
Son sırt’tasın.
* * *
Dikkat.
Ankara da tanıyacak seni zamanla.
* * *
Ve bineceğin başka sırt kalmadı artık.