21 GRAM
Farkına varmadan, haberin olmadan kaybettiğin hayata dair son ölçüdür…
Bir sondan sonrasıdır…
Bu son nefes değildir yaşama dair, aksine yaşamın ölçüsünü kaybettiği andır…
Sanki yaşam içindeymiş gibi algılanabilme şansının kaybedildiği andır…
Senin iraden dışında.
Senin duygularının etkisi dışında.
Sana dair olan fakat sensiz bedeninin canlılığının son hamlesidir…
Var olabilme beceriksizliliğinin sonuç ölçümüdür…
Son hamle,
Son bir atak ,
Son bir şans,
Son nefes,
Yaşamımızın içinde sıkışıp kaldığımız başarı kriterlerinin hepsi; son ile başlayıp ne! ile biteceği belli olmayan sınırlı süreçtir.
Tüm yaşamımız aslında 21 gramlık bir ağırlığa sahip görünmekte.
21 gramlık aşk,
21 gramlık sevgi,
21 gramlık siyaset,
21 gramlık sanat,
21 gramlık spor,
21 gramlık futbol,
Cansız, bilinçsiz, iradesiz, var olma sebeplerini kaybetmiş olarak hayatla ve insanlarla iletişime giriyoruz.
Konuşuyoruz, bağırıyoruz, yarışıyoruz, beğenmiyoruz, eleştiriyoruz, oynuyoruz ve tehdit ediyoruz.
21 gramlık yaşam içinde kendimize göre değerler ortaya koyup, olamayacak ‘İmparatorlar’, ‘Krallar’ yaratıp, onlardan medet bekliyoruz.
Sadece 21 gramlık ağırlığı kaybetmeyi beklemekten başka yaşama dair hiçbir fonksiyonumuzun kalmadığını anladığımız an, doğru dürüst yaşamların oluşmasına sebep olacağımız doğumları görebiliriz.
21 gram kaybetmeyi göze aldığımız an, her şey yeniden başlayacak.
Sayın Müslüm Gülhan’a ve Gülhan’ın yazılarını Futbolistan.net ile paylaşan Birgün Gazetesine teşekkür ederiz.
