Milli Takım Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Türk futbolunun en önemli probleminin eğitim ve alt yapı olduğunu söyledi.
Teknik direktörlük hayatı boyunca sorunun çözümü için uğraş verdiğini belirten Avcı, Milli Takım Teknik Direktörü olarak da bunun için çalışacağını kaydetti. Avcı, ” Bugün ben A Milli Takım hocası olarak bu tip işlerle uğraşmayabilirim. Bana Löw şöyle dedi: ‘Sen mi uğraşıyorsun bunlarla? İki maç sonra seni yollarlar.’ Ben bunu biliyorum. Ama bu Türk futbolunun temel sorunu. Çözmemiz lazım” diye konuştu.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kariyer Merkezi ve Üniversiteli Eskişehirsporlular Kulübü tarafından düzenlenen Milli Takımlar Teknik Direktörü Abdullah Avcı ile TFF Yönetim Kurulu ve Milli Takımlar Komitesi Üyesi Prof. Dr. Fethi Heper’in katıldığı “Sporda Profesyonellik ve Başarı İlişkisi” konulu söyleşi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.
Milli Takımlar Teknik Direktörü Abdullah Avcı Eskişehir’in bir futbol ve öğrenci kenti olduğunu söyleyerek salonda olmaktan heyecan duyduğunu kaydetti.
Futbolculuk ve antrenörlük geçmişinden kısaca bahseden Abdullah Avcı, alt ve üst yapıdaki profesyonelleşmenin başarıyı getireceğini ifade etti. Abdullah Avcı, Türk futbolu için temel sorunun futbol eğitimi ile ilgili olduğunu söyledi. 3 milyonluk Türk nüfusunu barındıran Almanya’dan Real Madrid’e 3 Türk futbolcunun gittiğini söyleyen Abdullah Avcı, 75 milyon nüfusa sahip Türkiye’den Real Madrid’e 1 oyuncu bile gönderemediklerini ifade etti. Avcı, bunun sebebi olarak ise futbol eğitimine yeterince önem verilmemesini gösterdi.
“İSTİKRARLI BİR TURNUVA TAKIMI KURMAK İSTİYORUM”
Eğitim ile ilgili problemleri çözerek aynı zamanda 2014 Dünya Kupası’na gitmeyi hedeflediklerini belirten Avcı, kendisinin 2014’e gidip kahraman olmak istemediğini ifade etti.
“Önemli olan istikrarlı bir turnuva takımı olmak. 2014’e gidip de kahraman olunmuyor zaten. Yani biz bir maç kazanıyoruz zafer kazandı diyorlar. Ben buna inanmıyorum.” diyen Avcı, kazanılan zaferlerin küçük başarıların toplamından geldiğine dikkat çekti. Avcı konuşmasına, şöyle devam etti:” İstikrarlı turnuva takımı olmak istikrarlı bir şekilde gitmek istiyoruz. Onun için Gençlik Geliştirme Merkezi’nin eğitim problemini çözmek hedeflerimden bir tanesi.”
“30 YAŞINDA FUTBOLCU OYNATARAK GELECEĞİ KAYBETMEK İSTEMİYORUM”
Süper Lig’de oynayan ve takımın alt yapısından yetişen oyuncuların azlığına dikkat çeken Avcı, zihinsel olarak birçok şeyin değişmesi gerektiğini söyledi. Genç yaşta fırsatları yakalayan oyuncuların önünün açılması gerektiğini kaydeden Avcı, ”Ama 30 yaşına gelmiş bir oyuncuyla maçı kurtarmak için geleceği kaybetmek istemiyorum. Onun için böyle oyunculara şu an için bizim kapımız kapalı. Biz yetenekli bir toplumuz. Dünyada yarışabilen bir ülke olabilmemiz için istikrarlı bir şekilde turnuva takımı olabilmemiz için eğitim ile ilgili olan sorunlarımızı kesinlikle çözmemiz lazım.” dedi.
Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide Eskişehirspor’un eski kaptanı Prof.Dr. Fethi Heper de ‘Sporda Profesyonellik ve Başarı İlişkisi’ni değerlendirirken, “İşte, okulda, spor hayatında başarı elde edilmek isteniyorsa uğraşılan şeyi sevgi ile yapmak gerekir.” dedi.
Heper, sporu amatör, yarı profesyonel ve profesyonel olarak mütalaa ettiğini kaydetti. Futbolculuk hayatında Lefter’i kendisine örnek aldığını söyleyen Fethi Heper, futbola başlamasını ve Eskişehirspor’un kuruluşunu anlatırken, “Bizler o tarihte para alan amatör futbolculardık bizim için arkadaşlık sevgisi ve futbol aşkı her şeyden önce gelirdi. Kaptan olarak da takıma örnek olmak için profesyonelce davrandım. Profesyonellik sadece para almak değil şartlarını da yerine getirmektir.” diye konuştu.
Efsane Sevilla galibiyetini de anlatan Fethi Heper, Türkiye için Abdullah Avcı’yı çok büyük bir şans olarak gördüğünü, gelecek on yıl içinde Türk milli futbol takımlarının çok büyük ilerlemeler kaydedeceğine inandığını söyledi. Söyleşinin ardından konuklara, ESOGÜ anı tabağı ve çeşitli hediyeler takdim edildi.