Beşiktaş’ın etkin isimlerinden eski 2. başkan ve başkan adayı Hasan Arat siyah beyazlı kulübün bugünkü durumu hakkında çok çarpıcı açıklamalar yaptı.
Galatasaray’da geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşen mali genel kurulda yönetimin ibra edilmemesinin Beşiktaş’ı da mutlaka etkileyeceğini ifade eden Hasan Arat, NTV Spor Radyo’da yayınlanan Bülent Yüksel ile Sportif Görüş programında şunları söyledi:
Galatasaray’daki durumdan diğer kulüpler etkilenir mi? Mutlaka etkilenir. Çünkü burası Türkiye. Nasıl Fenerbahçe Stadı’nın yapımı Galatasaray’ın Stadı’nın yapımını etkilediyse, Türk Telekom Arena’nın bitişi de Beşiktaş’ı etkileyecektir.
Biz Beşiktaş olarak olaya baktığımızda. Bizim 10 yıldır süregelen genel kurul sıkıntılarımız olduğu için bu genel kurulu önemli anlamda izlemeye aldı Beşiktaş camiası.
Üye olmayanlara oy kullandırttılar
Bizde bir umutsuzluk var aslında. Hadiselerin tarihsel sürecine baktığınızda başkanlar kendi üyelerini kongreye getirerek diğerlerini baskı altına almıştır. Yani Galatasaray’da yaşanan ise tam tersi oldu. Genel kurul üyeleri kendileri kongreye hakim oldu. Beşiktaş’ta dışarıdan kartsız oy kullanarak, kalabalık yaratarak genel üyeleri etkilemek üzere kongreye adamlar sokuldu. Muhalefet susturuldu, konuşturulmadı. Dönün bakın izleyin neler olmuş görürsünüz. O yüzden burada Beşiktaş’ın kendi sorumlu olması lazım. En önemlisi de gerçek Beşiktaşlı gençlerin kulüplerine sahip çıkmaları lazım artık. Her anlamda.
Dünya kulübü oldum deyip voleybol takımını küme düşürmeyeceksin
Bu işin kesinlikle çözümü ben şu kadar para verdim istediğimi yaparım demek değildir. Ben dünya kulübü oldum dedikten sonra 5 milyon TL harcadığınız voleybol takımı küme düştüğünde sporcularınıza dayak yedirtmezsiniz, engellersiniz. Bütün bunlar dünya kulübü oldum demekle, resimler çektirmekle, transfer törenleri yapmakla dünya kulübü olunmaz. O yüzden kendi özeleştirimizi yapma zamanımız geldi.
El altından maddeler geçirildi. Divan heyeti, yönetimin kölesi olamaz!
Her şeyden önce kongre divan başkanlarının, herkese eşit mesafede sadece kulübü koruyan ilkeler çerçevesinde hareket etmesi gerekir. Yönetimin istediği maddeleri öyle el altından geçirmeyle olmaz. Beşiktaş bunları yaşadı. Kiraların kırdırılmasıyla ilgili bir madde vardı. Divan başkanı ve oradaki heyet yoluyla o madde oylama yapılmadan, oylamayı farklı bir şekilde yorumlayarak geçirildi. Divan başkanları ve heyeti yönetimin kölesi olamaz. Sadece camianın adamı olur. Alınacak mesajlar vardır. En önemlisi de bu tip camialar kimsenin malı değildir. Kimsenin tekelinde değildir. Gün gelir kamu vicdanı çok fena cevap verir. O yüzden camiaların artık kendine gelmesi lazım. Üye olmayanların kongreye girmemesi lazım. Üyelerin baskı altına alınmaması lazım.
Kongrelere otobüsle adam getirmeyeceksiniz!
Bakın, kongredeki en önemli hadise nedir biliyor musunuz? Ben canlı izledim tamamını. Beşiktaş’ın mali kongresinde ise başkanın konuşması haricinde hiç yayın yapılmadı. Bir kere şeffaf olacaksınız. Herkes size ulaşabilecek, sizi dinleyebilecek. Kendi ekipleriniz netice alsın diye otobüsle dernekleri getirmeyeceksiniz. Beşiktaş’ta dernekler problemi vardır. Dernekler kişilerin tekeline girmeye başladı. Artık herkes şapkasını önüne koyup düşünecek. Tek bir Beşiktaş vardır. Kimse kimsenin adamı olmayacak.
Üye temizliği yapılmadığı müddetçe Beşiktaş kendi kimliğine kavuşamaz
Beşiktaş uçuruma gidiyor şu anda. Borçlanmasına bakın, yapılanlara bakın. Hala bilmem nerde oyuncu görüşmesi haberi geliyor. Nerede Türk oyuncular? Sadece sıkıştığınız zaman, kamuoyunun gözünü boyamak için çıkarmayacaksınız o gençleri. Beşiktaş voleybol takımı küme düşmeyecek. Dünya takımı oldum deyip bütün dünya beni tanıyor deyip voleybol takımını küme düşürmeyeceksin. Onlar dayak yemeyecek. Bir kulübü kulüp yapan ilkeler vardır. Sadece şampiyonluk değildir. Kongrede kulübün gerçek üyeleri olacak. Sizin kendi cebinizden yaptığınız eşiniz dostunuz olmayacak. Bu kulübü sevenler olacak, zor durumda sahip olanlar olacak. Biz 10 senedir konuşuyoruz. Bundan sonra ancak genç arkadaşlar sorgulayabilir.
Beşiktaş’ta üye temizliği yapılmadığı müddetçe Beşiktaş kendi kimliğine kavuşamaz. Beşiktaş üyeleri içinde bir anket yapsa ne kadar yabancı madde olduğunu görür.
Ahmet Necdet Sezer’in kartıyla oy kullandılar!
O gün 10 yaşındaki Fenerbahçeli çocuk kulübe üye yapılmasaydı, sahte üyeler alınmasaydı Beşiktaş bu sıkıntıları yaşamazdı. Herkes bu işlerden cesaret aldı. Çünkü müeyyidesi olmadı. Müeyyidesi olmayan bir şeyden de insanlar cesaret alırlar. O gün, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in üyelik kartı kullanılarak oy atıldı. Bunların hepsi tespit edildi. Dönüp bakıyoruz, bir tüzük maddesinin işletilmesi çerçevesinde başka bir kulübümüzde başkan ve yönetim görevden düşebiliyor. Bizim hukukçularımız, büyüklerimiz, gençlerimiz herkes başını önüne koyacak ve camiayı sorgulayacak. Başkana teslimiyet diye bir şey yok.
Konuşmak için başkan adayı olmama gerek yok! Beni susturamazlar
Şimdi diyecekler ki niye aday olmuyorsunuz, sandığa gelmiyorsunuz. Ben bu haklarımı kullandım. Zamanında bu işleri yaptım. Kendi kulübümüzle ilgili fikir beyan etmek için aday olmak zorunda değiliz. Ben bu kulübe emek vermiş bir kişi olarak bu camiayı takip ederim. Bu takibim neticesinde de düşüncelerimi söylerim. Benden sonraki nesilleri aydınlatırım. Nasıl Galatasaray’da bazı büyükler yönetime uyarı yaptı kendi tecrübelerine istinaden. Ve dinlemedi yönetim onları. Netice ne oldu gördünüz. Belki o yaşlarda değilim ama ben de kendi uyarılarımı yapmaya devam edeceğim. Belki genç arkadaşlarıma ufak tefek bazı fikirlerde faydam olabilir. Belki hukukçu büyüklerimize bu işleri düşünüp çalışma fırsatı yaratırım. Ben düşüncelerimi söylemeye devam edeceğim. Beni bu camiada susturamazlar.
İnsanları konuşturmazsan gaz birikmesi olur! Nerede patlar bilinmez
Yönetimin şeffaf olması lazım. Bu yönetim seçilmiştir, 2013’e kadar da görevini devam ettirecektir. Ama mali kongrelerde mutlak hürriyet olmalıdır. Mali kongreye gidip de federasyona, Fenerbahçe’ye Galatasaray’a bağırarak gündem değiştirip asıl konuyu konuşturmazsanız bu gelip bir yerde patlar. Geçen mali kongrede de aynısını yaptılar. Benim mali kongremi kendi televizyonum vermiyorsa burada şeffaflıktan bahsedemezsin. Bunların kırılması lazım.
Beşiktaş bunları özlemiştir. Ve elbet bunlara kavuşacaktır ki yönetimler hesap verebilsin. 500 milyon borçlara geleceksin, onla ilgili hesap vermen gerekirken yok efendim federasyon, Fenerbahçe diye gündem değiştireceksin, insanları tahrik edeceksin! Yok öyle bir şey! İnsanları konuşturmazsan bunlarda gaz birikmesi olur. Nerede patlar bilinmez.
Divan kurulunu bari özgür bırakın!
Divan kuruluna seçim döneminde 10 üye falan alınır. 10 üye de grup çalışmalarını yapan kişiler tarafından seçilir. Ben bu kulübün eski 2. Başkanıyım. Eski sporcusuyum. Ben divan kurulu üyesi değilim. Çünkü bu seçimlere girmeyi reddediyorum ben 10 seneden beri. Ben bu kulüpte ikinci başkanlık yapmışım, yönetim kurullarında üye olmuşum, sporculuk yapmışım. Ve ben grupların kendi tulum sistemiyle girdiği seçimde aday olacağım ha! Olmayacağımı deklare ettim. Bunun büyük bir yanlış olduğunu söyledim. Bari divan kurulunu grupların tulum oylarından seçmeyin, ayıptır dedim. Hiç kimsenin işine gelmiyor çünkü. Seçim zamanı pazarlıklar yapılıyor.
Tüzük değişikliği işlerine gelmiyor
Bugün Beşiktaş’ta kamuoyunda isimleri geçen kişilerden çoğu divan kurulu üyesi değil. İhsan Kalkavan mesela. Ne oluyor, divan kurulunu da etkisizleştiriyorlar. Oraya da kendi gruplarını adamlarını doldurma yoluna gidiyorlar. Divan kurulları en azından 3 ayda bir kamuoyuna sesinizi duyurabileceğiniz yerlerdir. Bununla ilgili tüzük değişikliğini yapın dedik. Bunu da gündeme getirmiyorlar çünkü işlerine gelmiyor. Divan kurullarındaki güçlü kişiler konuşurlarsa kamuoyu onların sesine kulak verecektir.
İnsanlar artık bıktı!
O kadar şey birikti ki bu camiada, insanlar artık bıktı! Hakikaten bıktılar artık, bıktım! Ortaya kim çıksa bir şey söylese başlıyorlar 2-3 tane internet sitesinden o kişilere saldırmaya. İnternetten herkes birbirine sallamayı beceriyor ama yüz yüze geldiğimiz zaman kimse konuşamıyor. Herkesin çoluğu çocuğu var, kendi çevresi var. Bu hakaretleri kimse hak etmiyor. Biz bu camianın insanlarıyız, yüz yüze bakıyoruz. Bırakın, bu gençleri kullanmayın dedim. Defalarca söyledim. Gençleri kullanıp dolduruyorlar, yazılar yazdırıyorlar. Gelinen noktada artık kendi yalanlarına da kendileri inanamıyorlar.
Senin paran verilir, hiç zor bir şey değil!
Burası sizin malınız değil. Bunu herkes anlayacak. Ben bu kadar para verdim, gitmem diyenler varsa da Beşiktaş bir gün gelir, bunun diyeti neyse size öder. Bu kaçınılmaz bir sonuçtur. Satar savar, bu işten kurtulur. Hiç zor bir şey de değildir. Ben gençlerimize çok güveniyorum. Oturacaklar, para biriktirip kulübe üye olacaklar. Bu işten menfaat beklemeden kendileri çalışacaklar. Kimsenin adamı olmayacaklar. Gerçekleri görüp ona göre hareket edecekler. Beşiktaş nasıl altyapısıyla kurtuldu, altyapısıyla muhteşem başarılar elde etti, Beşiktaş’ın kendi değişimini de gençler yapacak.
Kendine güvenmedikleri için kongrelere adam getiriyorlar
Bizler her gün ortada bu işleri konuştuğumuz zaman bir noktadan sonra diyorlar ki yıpranıyorsunuz. Yıprandıktan sonra da bakıyorsunuz bir heyecan, bir ateş yok. Bir yere kadar geliyor bu işler. Ben kendi başıma çıkıp 2 bin kişiye karşı konuştuğumu hatırlıyorum. Hiçbir zaman çekinmedim. İsterlerse 5 bin kişi getirsinler, çıkıp doğruyu söylerim. Bir yönetim mali kongreye neden adam getirir ya? Bunu ancak kendine güvenmeyen bir yönetim yapar. Son dönemdeki bütün kritik kararlar bu şekilde çıkmıştır. Federasyona, Fenerbahçe’ye, Galatasaray’a saldırırlar. Bir bakarsınız alttan bir karar çıkmış. Karara imza atanlar ertesi gün kulüpte işe başlamış. Biz bunları gördük. Bunlar acı şeylerdir. Bunlar yaşandı.
Murat Aksu Yıldırım Demirören kongrelerinde büyük önlemler alındı. Neden? İkisi de birbirinin ne yaptıklarını gayet iyi biliyordu. Öyle bir önlemler aldılar ki oylamalar düzgün çıktı.
Beşiktaş bundan daha kötü olamaz
Bunu bir kenara yazın. Beşiktaş bundan daha kötü olamaz. Beşiktaş bir şekilde kendi yapacağı çalışmayla bunları çözer. Ben Beşiktaş’ın 5 kuruş parasının olmadığı, maaşların ödenemediği dönemleri hatırlıyorum. Ne oldu, Beşiktaş kulübü kayıp mı oldu? Hiçbir şey olmaz. Beşiktaş kendi meselesini çözecek iradeye sahiptir.
Ayrık otları temizlenmeli
Beşiktaş’ın şu anda toplumdaki görüntüsü hiç hoş değil. Bu sıkıntıların çözülmesi lazım. Ben para verdim burası benim diyemezsiniz. Burası zamanında memur maaşlı insanların yüz milyon dolar bütçeleri yönettiği yerdir. Beşiktaşlı neyin doğru neyin yanlış olduğunu çok iyi bilir. Ama aramızdaki ayrık otlarını temizlememiz kaydıyla.